Hem teknolojiye hem müziğe yatkın gençler sese hükmediyor (1)

 Hem teknolojiye hem müziğe yatkın gençler sese hükmediyor (1)
Okunuyor Hem teknolojiye hem müziğe yatkın gençler sese hükmediyor (1)

Ankara Müzik ve Güzel Sanatlar Üniversitesi Müzik Teknolojisi Bölümü, hem müziğe hem teknolojiye ilgisi olan gençleri yetiştiriyor.

Sesin üretilmesi, düzenlenmesi ve kullanılır hale getirilmesi konusunda yetkinlik kazanan mezunlar, canlı müzik sektöründe, elektronik müzik yapımında, radyo ve televizyonlarda, ses kayıt stüdyolarında, konser salonlarında, sinemada efekt tasarımında istihdam edilebiliyor.

Türkiye’de oldukça az sayıda olan Müzik Teknolojisi Bölümü, müzik, sahne sanatları, oyun, radyo ve televizyon alanında bu konuda yetişmiş eleman ihtiyacını karşılıyor.

“Sadece müziğe değil teknolojiye yatkınlık da önemli”

Müzik Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Müzik Teknolojisi Bölümü Başkanı Prof. Dr. Abdurrahman Tarikçi, AA muhabirine yaptığı açıklamada, üniversitenin ilk kurulan bölümlerinden olduklarını, teknik kısmı da içinde barındırmasıyla diğerlerinden farklılaştıklarını söyledi.

Bölüme aldıkları öğrencilerde sadece müziğe yatkınlığını değil, teknolojiye yatkınlığını ve işitme yeteneğini de önemsediklerini vurgulayan Tarikçi, öğrencilerin hem müzik eğitimi aldığını hem de mesleğe özel eğitimlere tabi tutulduğunu anlattı.

Tarikçi, “Mesleğe özel olarak mesleki matematik, ses programlama, akustik, tını bilgisi gibi daha çok teknik işleri ilgilendiren, el ve zihin becerisi kazandıran derslerimiz çoğunlukta.” bilgisini verdi.

“Ses duyduğunuz her yerde bizim bölüm mezunlarımız çalışabilirler”

Mezun öğrencilerin birçok alanda istihdam şahsına sahip olduklarına dikkati çeken Tarikçi, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Çünkü ses hayatımızın her yerinde var. Bunu çok basit düşünürsek, televizyon izlemekten radyo dinlemeye, arabada giderken çıkan seslerin daha az gelmesini istemekten bir oyunda duyduğumuz seslerin gerçekçiliğine kadar ses duyduğunuz her yerde bizim bölüm mezunlarımız çalışabilirler. Radyo, televizyonlar, ses kayıt stüdyoları, konser salonları, müzik icrası yapılan yerlerin tamamında bulunabilirler. Ayrıca televizyon, radyo, sinema sektöründe efekt tasarımları gibi müzikle ilişkili olmayan seslerin üretilmesi ve bunların kullanılır hale getirilmesi gibi yerlerde çalışabilirler.”

Tarikçi, sektörden öğrencilere yönelik bir talep olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Öğrencilerimizin iyi olduğu görülünce özellikle canlı müzik sektöründen talep gelmeye başladı. Ben aynı zamanda müzisyenim ve biliyorum ki ses teknolojisi alanında uzmanlaşmış insanlara müzisyenler muhtaç. O nedenle daha çok canlı seslendirmede görüyoruz. İkinci olarak ses kayıt stüdyoları, üçüncü olarak da görüntü ya da oyun sektörü geliyor.”

Müzik teknolojisi öğrencilerinin de mezunlarının da hem oyunlara müzik tasarladığını hem de oyundaki aksiyonların hissedilmesini sesle sağladığını belirten Tarikçi, “Kavgalı, gürültülü, savaşlı bir oyununun içerisinde arkadan birinin geldiği hissinin sesle verilmesi, bu sesin nereden, nasıl, ne şiddette geldiği gibi tasarımların tamamını yapabiliyoruz.” diye konuştu.

“Elektronik müzik de bölümün başat faktörlerinden biri”

Tarikçi, elektronik müziğin de bu bölümün başat faktörlerinden biri olduğuna işaret ederek, şu ifadeleri kullandı:

“Çünkü müziğin tasarımında birçok elektronik malzeme kullanıyoruz. Biz bunları sadece sesleri düzeltmek, değiştirmek için kullanmayalım da yeni sesler yapmak için kullanalım diye başlayan sürecin sonunda şu anda sahnede dahi ses üretim tasarlama faaliyetlerinin yapılabildiği bir aşamaya geldik. Bu konuda öğrencilerimizin başarısı ve çıkardığı sonuçlardan mutlu ve gururluyuz.”

Abdurrahman Tarikçi, Müzik Teknolojisi Bölümü mezunlarının herhangi bir istihdam sorunu yaşamamasının kendileri için bir diğer gurur kaynağı olduğunu vurgulayarak, “Bölümümüz mezunlarının iş bulma oranı çok yüksek. Hatta büyük çoğunluğu daha mezun olmadan çalışmaya başlıyorlar.” dedi.

Genç müzisyenlerin bestelerini müzik platformlarına taşıyacaklar

Tarikçi, 16-29 yaş arasındaki gençlerin dijital yayıncılığa girmesi için Kültür ve Turizm Bakanlığı, Başkent Üniversitesi ve üniversitelerinin iş birliğinde “Dijital Sahne” adlı bir destek programını hayata geçirdiklerini de bildirdi.

Gençlerin ürettikleri müzikleri, dijital platformlarda yayınlanacak hale getirdiklerini belirten Tarikçi, “Beste yapan gençler bize gönderdiler. Biz onları değerlendireceğiz. Ne eksiği varsa kayıt olabilir, mix olabilir, icra olabilir, fotoğraf olabilir tamamlayacağız, bütün işlemleri ücretsiz tamamlayacağız.” bilgisini verdi.

Tarikçi, teknik ve bürokratik işler, ilgili platformlarla iletişime geçilip müziklerin yüklenmesi, tanıtım etkinliklerinin de destek programına dahil olduğunu belirterek, bunu da büyük bir kamu hizmeti şeklinde yapacaklarını söyledi.

Başvurular arasında seçilen kişilerin kendi müzik üretim süreçleri içinde bulunmalarının, ses kayıt stüdyolarında zaman geçirmelerinin önemli bir kazanım olacağını vurgulayan Tarikçi, katılımcıların bir çeşit bilinmezlik olan dijital yayıncılıkta onlara yol gösterecek meslek örgütlerinden profesyonellerle çalışma şansı yakalayacaklarını da kaydetti.

Tarikçi, “Bir sanat üniversitesi olan üniversitemizin olanaklarıyla ülkemizin sanat üretiminde maksimum faydayı vermeye çalışıyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

İşin mutfağında olmayı tercih ediyorlar

Müzik Teknolojisi Bölümü 1. sınıf öğrencisi Evren Balaban, kendi enstrümanını kaydederek bu alandaki çalışmalara başladığını, bu sene de profesyonelleşmek için bu bölümü tercih ettiğini anlattı.

Orkestral kayıtların ilgi alanı olduğunu belirten Balaban, kendi stüdyosunu açmayı hedeflediğini söyledi.

4. sınıf öğrencisi Berkay Sağlam, çocukken film izlerken ya da oyun oynarken bu seslerin nasıl yapıldığına merak duyduğunu, o nedenle bu bölümü seçtiğini ifade etti.

Sahne arkasının, kargaşanın hakim olduğu sahneden daha keyifli olduğunu dile getiren Sağlam, 4 sene boyunca sahip olduğu deneyimlerin kendisine “İyi ki buradayım.” dedirttiğini belirtti.

Ses yazılımları ve ses programları geliştirdiğini anlatan Sağlam, “Halihazırda kısa filmlerde ve filmlerde müzik tasarımları, miksajları, oyunlara set tasarımları ve ses tasarımlarının miksajı konusunda görev alıyorum. Müzikle alakalı herhangi bir hobisi, sevgisi olan insanlara kesinlikle bu bölümde okumalarını tavsiye ediyorum.” diye konuştu.

3. sınıf öğrencisi Ali Fırat Ağdiken ise müzisyenlik yaptığını ancak müziğin kaydının daha çok ilgisini çektiğini vurgulayarak, “Direkt sahnede olmak yerine işin mutfağında olmayı tercih ediyorum.” dedi.

Yapılan Yorumlar