Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Cumhurbaşkanının partili olmasıyla ilgili değerlendirmelerinin çarpıtıldığını belirterek, “Biz Cumhur İttifakı olarak başkanlık sisteminden yanayız. Asla parlamenter sisteme dönüşü savunmuyoruz.” dedi.
Destici, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, güvenlik güçlerinin terörle mücadelesinin kararlılıkla devam ettiğini söyledi.
Terör örgütü PKK- YPG’nin sözde Derik sabotaj taburu sorumlusunun Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanlığı tarafından etkisiz hale getirildiğini anımsatan Destici, terörle mücadeleyi başarılı bir şekilde yöneten güvenlik güçlerini tebrik etti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı, “Türkiye Yüzyılı” toplantısına katıldığını hatırlatan Destici, “Cumhur İttifakı ile ülkemizi yeni yüzyıla güçlü, güvenli ve kararlı adımlarla taşıyacağımızı bir kere daha müşahede etmiş olduk. Birlikte bir yola çıktık. Hedeflerimiz için, ülkemizin ve milletimizin geleceği için, gelecek nesillerin vatanımızda hür bağımsız bir hayat sürmesi için üzerimize düşen tüm sorumlulukları BBP’liler ve Alperenler olarak yerine getireceğiz.” diye konuştu.
-Togg’un seri üretimi
Yerli otomobil Togg’un seri üretiminin yapılacağı Gemlik Kampüsü’nün açılış törenine de katıldığını anımsatan Destici, projeyi ve projenin hayata geçmesini kıymetli bulduğunu belirtti.
Türkiye’deki her yatırım ve gelişmenin kendilerine mutluluk verdiğini, ülkenin menfaatini isteyen herkese de mutluk vermesi gerektiğini söyleyen Destici, “1960’lı yıllarda kendi otomobilimizi ürettik. Maalesef bugün Togg’a karşı benzerlerini gördüğümüz küçümsemelerle dünya ile rekabet etmemizi istemeyenlerin, başka ülkelerin içerideki iş birlikçilerinin gayretleriyle çok sayıda hamlemiz akamete uğratıldı. Bu kez aynı üzücü hatıraların bir benzerini yaşamayacağız, çünkü bugün Cumhur İttifakı var. Cumhur İttifakı geçmişte yaşanan bu olumsuzlukları bir kez daha yaşatmaya çalışanlara asla fırsat vermeyecektir.” değerlendirmesinde bulundu.
‘Kasıtlı ve fitne amaçlı”
Mustafa Destici, 2017 referandumu öncesinde söylediği “Yeni bir anayasa değişikliği teklifi gelirse burada Cumhurbaşkanı olanın parti genel başkanlığından ayrılması yönünde BBP’nin görüşü var.” sözlerinin çarpıtıldığını ifade etti.
Cumhurbaşkanının mensup olduğu ve seçildiği partiden ayrılmasının bir anlamının da gerçekliğinin de olmadığının geçmişte görüldüğünü dile getiren Destici, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Ancak o gün itibarıyla cumhurbaşkanlığı ve genel başkanlık sıfatının aynı anda taşınmasının bazı mahsurlarına dikkat çekmiş, o günkü yeni anayasa teklifimizde de yer vermiştik. Dün ifade ettiğim de buydu. BBP’nin geçmişte anayasa teklifindeki bu önerisinin sanki bugün uygulanan sisteme yönelikmiş gibi haberleştirilmesini, kasıtlı ve fitne amaçlı buluyorum. Biz Cumhur İttifakı olarak başkanlık sisteminden yanayız. Asla parlamenter sisteme dönüşü savunmuyoruz. Hele ki o eski, eksik parlamenter sistemle bugünkü sistemi kıyasladığımızda, bin kere daha bugünkü sistem diyoruz.”
“Bunlar devlet adamlığı ciddiyetiyle edilmiş sözler değil”
Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Destici, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, sosyal medya hesabından, uyuşturucu ticareti ve uyuşturucuyla mücadele konusundaki iddialarının hatırlatılması üzerine, siyasetçilerin fikirlerini söylerken devleti, devlet makamlarını, o makamları temsil eden kişileri itibarsızlaştırmaya çalışmaması gerektiğini vurguladı.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, göreve gelmesinden bu yana terörle ve uyuşturucu ile mücadelede başarılı çalışmalar yürüttüğüne dikkati çeken Destici, şöyle devam etti:
“Kılıçdaroğlu, hükümeti, uyuşturucudan elde edilen gelirle cari açığı kapatmakla itham ediyor. Hükümet üyelerinin ağzından tek kelime duymadık ama Kılıçdaroğlu’nun ağzından ‘Uyuşturucu satıcılarından vergi alarak bütçe açığını kapatacağız’ sözünü duyduk. Uyuşturucudan vergi almayı düşünen bir genel başkan bunları nasıl söylüyor? Eğer siz uyuşturucudan vergi geliri bekliyorsanız demek ki uyuşturucuya alan açacaksınız. Bu, mevcut hükümetin asla gündeminde değildir. Tam tersine İçişleri Bakanımız ‘Okul önünde uyuşturucu satanın bacaklarını kırın’ dediğinde onu da eleştirmişler, uyuşturucu satıcılarının yanında durmuşlardı. Devlet adamlığı ciddiyetiyle, anamuhalefet partisi sorumluluğuyla edilmiş sözler değil bunlar. ABD ziyaretinin olumsuz algısını önlemek için hedef saptırmaya çalışıyor.”