Diyarbakır E Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi’nin Adalet Bakanlığı tarafından boşaltılması üzerine buradaki tutuklular da Diyarbakır’daki Cezaevi kampüsüne sevk edildi. Cezaevinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Diyarbakır ziyareti öncesinde hızlıca tahliye edilmesi ve devamında müze yapılması kararı alınarak devrinin Kültür Bakanlığına yapılmasından sonra gözler bu cezaevinde 24 yıldan beri tutuklu bulunan terör örgütü PKK’nın bir dönem iki numaralı adamı olarak bilinen Şemdin Sakık’a çevrildi.
ÖZEL HAREKAT TİMLERİ DE EŞLİK ETTİ
Sakık’ın Diyarbakır’daki D Tipi Yüksek Güvenlikli Cezaevinde terör zanlılarının bulunması ve diğer cezaevlerinde de tutuklu ve hükümlü mevcudunun yüksek olması nedeniyle can güvenliği konusunda zafiyet olabileceği gerekçesiyle Elazığ’a sevk edildiği bildirildi. Cezaevinin boşaltılmasından önce Ceza Tevkif Evleri Genel Müdürlüğünce Diyarbakır Başsavcılığına gönderilen yazıda, Sakık’ın azami düzeyde sağlanacak güvenlik tedbirleri altında güvenli bir şekilde Elazığ E Tipi Cezaevine nakledilmesi istendi. Bunun üzerine Cezaevi idaresi zırhlı ring aracıyla gece geç saatlerde büyük bir gizlilik içinde Jandarma Özel Harekat Timlerinin de eşlik ettiği bir konvoyla Elazığ’a nakledildi.
CEZASI İDAMDAN AĞIR MÜEBBET HAPSE ÇEVRİLDİ
Sakık için burada da kendisine uygun diğer terör ve adli tutuklulardan ayrı bağımsız özel tek kişilik bir koğuş hazırlandığı öğrenildi. 1990’lı yılların başında gerçekleştirdiği kanlı saldırılarla gündemden düşmeyen Şemdin Sakık, 15 Mart 1998 yılında Irak’ın kuzeyinde düzenlenen bir operasyonla yakalanıp Türkiye’ye getirildi. 251 silahlı eylemde 238 asker, polis, korucu ve sivilin katledilmesinden sorumlu tutulan Sakık, kapatılan Diyarbakır 1 No’lu Devlet Güvenlik Mahkemesince 20 Mayıs 1999’da idam cezasıyla cezalandırıldı. İdamın kaldırılmasından sonra cezası ağırlaştırılmış müebbet hapse çevrilen Sakık daha sonra itirafçı olup pişmanlık yasasından yararlanmak için yargılandığı mahkemeye dilekçe verdi. Terör örgütünün sığınak ve barınakları, örgütün geçiş güzergahları, faaliyet alanları hakkında önemli itiraflarda bulunan Sakık’ın talebi vahim nitelikte silahlı saldırılarda bizzat emir ve talimat verdiği gerekçesiyle her defasında reddedildi.
ERGENEKON’DA GİZLİ TANIK OLMUŞTU
Sözcü gazetesinden Özgür Cebe’nin haberine göre Sakık, 24 Mayıs 1993’te Elazığ’da yol kesilerek 33 silahsız askerin şehit edildiği saldırıdan da sorumlu tutulmuş ve bu cezası Yargıtay tarafından onanarak kesinleşmişti. Şemdin Sakık, E Tipi Cezaevinde tutuklu iken Ergenekon kumpas davasının duruşma savcıları Diyarbakır’a gelerek Sakık ile cezaevinde görüşerek onu gizli tanık olmaya ikna etmişti. Kendisine ‘Deniz’ kod adı verilen Sakık, özellikle Doğu ve Güneydoğu’da görev yapmış üst düzey generaller hakkında ifade vermişti. Sakık, Lice’de şehit edilen Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın suikastı başta olmak üzere Ergenekon davasında yargılanan generallerle ilgili asılsız iddialarda bulunmuş ve sesi duruşma salonunda değiştirilerek ifadesi alınmıştı. İtirafçılık yasasından yararlanamayan Sakık daha sonra gizli tanık olmaktan vazgeçtiğine dair mahkemeye dilekçe gönderip dosyada adı geçen ‘Deniz’ kod adlı gizli tanığın kendisi olduğunu itiraf etmişti.