CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, açıkladığı enflasyon rakamlarıyla ilgili TÜİK’i eleştirerek, “Siz milletin sofrasından ekmek çalıyorsunuz, AŞ çalıyorsunuz, milletin sırtındaki hırkayı çalıyorsunuz. Yazıklar olsun.” dedi.
TBMM Genel Kurulunda, gündem dışı konuşmalardan sonra grup başkanvekilleri yerlerinden söz aldı.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta, Samsun 19 Mayıs Üniversitesi’nde öğrencilerin yurt yemeklerinde yabancı madde ve böcek çıktığı iddiasıyla eylem yaptığını ifade ederek, devlete teslim edilen çocukların gıda güvenliğinin sağlanması gerektiğini belirtti.
Usta, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, partisinin bugünkü TBMM Grup Toplantısında yaptığı konuşmayı eleştirerek, “Söyleyecek bir şeyleri de kalmadı.” ifadesini kullandı.
AK Parti hükümetlerinin milletten 20 yılda 2,6 trilyon dolar vergi topladığını kaydeden Usta, buna karşın 300 milyar dolar yatırım yapıldığını söyledi.
HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, kadrolaşma faaliyetlerinin bitmediğini ve usulsüzlüklerin devam ettiğini ileri sürerek, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesinde lisans, ön lisans ve mesleki teknik liseden mezun olup belediyede çalışan taşeron işçilerin önce sözleşmeye, ardından kadroya geçirilmesi yönünde karar alındığını savundu.
Belediyede kayyum olduğunu anımsatan Beştaş, kriterleri sağlayan 70’in üzerinde personelin güvenlik soruşturması nedeniyle reddedildiğini, daire başkanlarının bu kişilere “Tanıdığınız varsa kadroya geçebilirsiniz.” dediğini ve kadronun para karşılığında satıldığına yönelik iddialar bulunduğunu ileri sürdü.
Beştaş, 15-20 yıldır belediyede taşeron olarak çalışan emekçiler devre dışı bırakılırken, girişleri yeni yapılan personelin kadroya geçirildiğini iddia ederek, işe alınanların listesinin yayınlanmasını talep etti.
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, geçen temmuzda maaş zamları açıklanmadan yaptığı “Ey TÜİK, sen enflasyonun gerçeğini açıklamazsan memurun, işçinin, emeklinin sofrasından ekmek çalmış olursun, hırsızlık yapmış olursun.” ifadeleri nedeniyle kurumun 30 bin liralık hakaret davası açtığını idile getirdi.
Altay, geçen ay da “TÜİK enflasyonu doğru dürüst açıkla, çünkü memur, emekli, asgari ücretli senin açıkladığın enflasyonla bağlantılı zam alacak, milletin sofrasından ekmek çalma.” dediğini ve bunun üzerine de 50 bin liralık bir dava daha açıldığını anlattı.
Altay, şöyle konuştu:
“Temmuzda aynı kelime için 30 bin liralık tazminat davası açarken aralıkta 50 bin liralık açıyor. Yani TÜİK’in enflasyonu yüzde 18, bana açtığı tazminat davası yüzde 66,6. Bir kez daha söylüyorum; ey TÜİK yöneticileri, siz milletin sofrasından ekmek çalıyorsunuz, AŞ çalıyorsunuz, milletin sırtındaki hırkayı çalıyorsunuz. Yazıklar olsun. Yani bana dava açarken gerçek enflasyondan açıyor ama kamuoyuna ‘enflasyon yüzde 18’ diyor. Bana açması gereken dava TÜİK’in enflasyon rakamlarına göre 35 bin 400 lira.
Ocak 2021’de asgari ücretli 2 bin 826 lira ücretle 54 kilo dana eti alıyordu, şimdi 8 bin 500 lirayla 43 kilo et alıyor. Yani TÜİK vatandaşın sofrasından 11 kilo et çalmış. Başka ne yapmış TÜİK? Ocak 2021’deki asgari ücret 1990 tane ekmek alıyordu, şimdi 1701 tane ekmek alıyor. Ey TÜİK, vatandaşın sofrasından 199 tane ekmek çalmışsın, ben doğru söylemişim. Ocak 2021’de 477 litre süt alıyordu asgari ücretli, şimdi ne kadar alıyor? 279 litre. Yani ey TÜİK, vatandaşın sofrasından yaklaşık 200 litre süt çalmışsın. Zehir zıkkım olsun, haram olsun, yazıklar olsun.”
“Bunlar memleketin kurumları”
Altay, AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan’ın “Ama şimdi yine dava açacaklar.” şeklindeki ifadesine “Açmazlarsa namertler.” karşılığını verdi.
Turan, hırsızlık iddiasının ağır bir itham olduğunu belirterek, “Bu kurumlar eleştirilebilir, uygulamaları hatalı olabilir diye düşünülebilir ama bunlar bu memleketin kurumları. Osmanlı’nın 1329’undan beri TÜİK kurum olarak var bu memlekette. Bu kurumlar bu devletin kurumları. Bu kadar sert, ağır ithamların doğru olmadığı kanaatindeyim.” diye konuştu.
TÜİK’in tüm araştırmalarının uluslararası standartlarda olduğunu dile getiren Turan, eleştirinin başka, “hırsız” diyerek itham etmenin başka olduğunu kaydetti.
Bülent Turan, 2023 yılının Aşık Veysel Yılı olarak kutlanmasına ilişkin Cumhurbaşkanlığı genelgesi yayımlandığını, UNESCO tarafından da anma ve kutlama yıl dönümü olarak eklendiğini söyledi.
Bu doğrultuda yıl boyunca yurt içinde ve yurt dışında çok sayıda etkinlik yapılacağını anlatan Turan, “Gönüllerde taht kuran, bu toprakların diliyle konuşan, asırlar sonra bile hatırlanacak olan büyük halk ozanımız Aşık Veysel’i rahmetle, saygıyla yad ediyoruz.” dedi.
